Anasayfaİklim DeğişikliğiÇevresel Kalkınma

Aşırı Avlanma, İklim Değişikliği ve Açlık

Aşırı Avlanma, İklim Değişikliği ve Açlık

Birleşmiş Milletler 41 yıldan sonra ilk kez Dünya Gıda Güvenliği Komitesi’nde balıkçılık ve aşırı avlanma görüşüldü.

Birleşmiş Milletler, 41 yılın ardından ilk kez Dünya Gıda Güvenliği Komitesi gerçekleştirdi. Burada, küresel açlık ve yoksulluk konularının yanı sıra, aşırı avlanma ve iklim değişikliği görüşüldü.

Görüşmeler ve yapılan araştırmalar sonucunda ortaya konan raporda; balık tüketiminin, deniz kirliliği ve aşırı balık tüketme kapsamında insan sağlığı üzerindeki etkilerine vurgu yapıldı. Balıkçılığın 1990 yılından itibaren düşüşe geçtiği ve dünya basınında “Dünya Balıkçılık Krizi” başlıklarının yer almasıyla, ‘daha az alarm veren’ Dünya Gıda Örgütü’ne (FAO) baskılar yapıldığı biliniyor. FAO ise yaptığı analizler sonucunda, 1990 ortalarından beri yılda 90 milyon ton düşüş yaşandığını ancak, balık stoklarının tümüyle tüketilemediğini de belirtti.

Son bulgulara göre (2011), balık stoklarının %29’unun ‘biyolojik açıdan sürdürülebilirlik seviyesinde’ olmadığı, yani aşırı balıkçılık yapıldığı açıklandı. Ayrıca, deniz ve göllerde büyük boyutlarda ağ atmanın küçük ölçekli balıkçılığı olumsuz etkilediği; ve geleneksel olarak balık satıcısı olan kadınların, birçok ülkede altyapı ve ulaşım eksikliklerinden dolayı endüstri balıkçılığına erişemediği için pek çok ülke (örneğin Endonezya, Trinidad, Malezya, Kosta Rika, Brezilya, Venezuela, Ekvador, Hong Kong, Hindistan, Senegal) büyük boyutlarda ağ atmayı yasaklamış bulunuyor.

Bu çerçevede FAO; balıkçılığın bir kapasitesi olması, aşırı balık avlanması  ve su kültürünün 2030 yılına kadar %62 oranında tüketilmiş olacağından dolayı bu sorunu çözmek için harekete geçilmesi gerektiğinin altını çiziyor. Fakat gelişmekte olan ülkelerde bunun yönetilmesi; yoksul grupların geçim kaynağının çoğu zaman balıkçılık olması; su kültürü, hayvan eti, besin ve yırtıcı türleri iyileştirmede “azalmanın” söz konusu olması (ve buna bağlı olarak besin zincirinde balık kaybı yaşanması riskinin bulunması); ve küresel çapta iklim değişikliği yaşanıyor olması sorunlarının karşımıza çıktığı görülüyor.

Kaynak