AnasayfaSürdürülebilir Kalkınmaİklim Değişikliği

BM İklim Eylemi zirvesi sona erdi

BM İklim Eylemi zirvesi sona erdi

BM İklim Eylemi zirvesi sona erdi

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri dün New York’taki BM Genel Kurulu sırasında İklim Eylem Zirvesini topladı. Zirve öncesinde Antonio Guterres Hızlandırma Gündemi’ni (Acceleration Agenda) ortaya koymuş ve sadece ‘harekete geçenlerin’ ve ‘uygulamacıların’ katılmasına izin verileceğini söylemişti. 100’den fazla ülke başvuruda bulunurken, başta en büyük iki ülke olmak üzere pek çok büyük emisyonlara sahip ülkeler katılamadı: ABD ve Çin.

Önde gelen Devlet Başkanlarının art arda yaptıkları konuşmaların ardından öğleden sonra karbonsuzlaştırma, kayıp ve zarar, adaptasyon ve devlet dışı aktörlerin eylemleri üzerine tematik paneller düzenlendi.

Zirvede, dünyayı kirleten başlıca ülkeler yokluklarıyla ifşa oldular. Birçok lider, ülkelerin yenilenebilir enerji kaynaklarını artırması gerektiği konusunda hemfikir olurken, fosil yakıt endüstrisinin siyasi etkisinin kömür, petrol ve gazın kullanımdan kaldırılmasına yönelik ilerlemede önemli bir frenleyici olduğunu belirtti.

COP28 Başkanı Sultan Al Jaber, Genel Sekreter ile birlikte Zirve’nin kapanışını yaptı. Al Jaber, son Global Stocktake raporunun dünyanın raydan çıktığını teyit ettiğini ancak ülkelerin “taahhütleri projelere dönüştürmek” ve “birbirlerinin değil gigatonların peşinden gitmek” için dayanışma içinde hareket etmeleri gerektiğini söyledi. BAE’nin yenilenebilir enerjinin üç katına çıkarılmasına yönelik COP28 planının AB, Kenya, AU komisyonu ve G20’nin desteğiyle ivme kazandığını söyledi. Ayrıca ülkelere ağır sanayileri karbonsuzlaştırma, Yeşil İklim fonunu (GCF) yenileme ve kayıp ve zarar fonuna yönelik erken taahhütlerde bulunma planlarının ana hatlarını belirleme çağrısında bulundu.

COP28’e 70 gün kala gözler şimdi Dubai’deki zirve öncesinde Sultan Al Jaber’in bu planı sunması gereken bir dizi toplantıya çevrilmiş durumda. Bunlar arasında Hindistan Başbakanı Modi’nin Kasım ayı için çağrıda bulunduğu sanal G20 toplantısının yanı sıra San Francisco’daki Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği zirvesi çerçevesinde yapılacak olası bir Biden-Xi görüşmesi de yer alıyor.

Rüzgâr ve güneş enerjisinin güçlendirilmesi 

Zirvede, ekonomilerimizin karbonsuzlaştırılmasının dönüm noktalarına ulaştığı ve rekabet gücünü artırdığı ve bataryaların ülkelere fosil yakıt piyasalarından enerji güvenliği, bağımsızlık ve esneklik elde etme şansı sunduğu belirtildi.  IEA İcra Direktörü Fatih Birol‘a göre: “Temiz enerji harekete geçiyor. Hem de hızlı bir şekilde. Hem de pek çok insanın düşündüğünden daha hızlı.”

Ancak ülkelerin aynı zamanda geçiş sürecine ve bu süreçteki ekonomilere ve toplumlara hizmet edecek adil tedarik zincirleri oluşturmak için birlikte çalışmaları ve herkesin kaynak çıkmazından kaynak nimetlerine geçmeleri gerekeceği belirtildi.  AB Yatırım Bankası Başkanı Dr. Werner Hoyer ise “İklim eylemi sömürgeleştirme 2.0 olmamalıdır” dedi.

BM iklim elçisi Mark Carney, özellikle yatırımcılara net sinyaller gönderecek ve geçiş için gereken parayı kaydıracak hedefler koymaları halinde, bir zamanlar “azaltım yapılması zor” sektör olarak bilinen çimento ve çeliğin karbonsuzlaştırılacağını söyledi.

Kayıp ve zarar 

COP27’de bir kayıp ve zarar fonu kurulmasına yönelik anlaşmanın ardından, uluslararası finans kuruluşları ve çok taraflı kalkınma bankaları konuyu görüşmek üzere ilk kez bir araya geldi. Beklentilere rağmen somut detaylar ortaya çıkmadı ve birçok kişi gerçek finansman düzenlemeleri hakkında çok az tartışma olduğunu savundu. En çok etkilenen ülkelere olan inancın korunması için COP28 öncesinde bu durumun değişmesi gerekecektir.

Adaptasyon

Ülkeler, gelişmekte olan ülkelerde erken uyarı sistemlerinin ve adaptasyon finansmanının hızlandırılması çağrısında bulunurken, adaptasyonun maliyeti ile buna ayrılan fonlar arasında giderek büyüyen uçurumun altını çizdi.

Fosil yakıtlar 

2019’daki bir önceki BM İklim Eylem Zirvesi’nden bu yana büyük bir değişimle, neredeyse tüm Devlet Başkanları fosil yakıtların kullanımdan kaldırılması gerektiğinin altını çizdi. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Almanya Şansölyesi Olaf Scholz, Şili Devlet Başkanı Gabriel Boric, Tuvalu Başbakanı Kausea Natano, Marshall Adaları Cumhuriyeti Devlet Başkanı David Kabua ve diğerleri fosil yakıtların kullanımdan kaldırılması gerektiğine işaret ettiler.

Aralarında Şili ve Kolombiya’nın da bulunduğu pek çok ülkenin lideri, fosil yakıt sektörünün ulusal politika oluşturma ve BM oturumları da dahil olmak üzere çok taraflı süreçler üzerindeki kötü niyetli etkisine dikkat çekerek, bu sektörün inkar, gecikme ve aldatmacayı beslemedeki rolüne dikkat çekti.

Ancak zirvede kimlerin olmadığı da dikkat çekiciydi: büyük kirletici ülkeler ABD, Çin, İngiltere ve Fransa davet edilmedi ya da katılmadı, ancak zirveye katılan liderler harekete geçmek için uluslararası son tarihleri beklemedi. Yenilenebilir enerji kaynaklarının artırılmasından ulaşımın elektrikli hale getirilmesine, metan gazının düzenlenmesinden fosil yakıt sübvansiyonlarının kaldırılmasına ve uyum için yatırım yapılmasına kadar tüm ekonomilerinde attıkları adımları özetlediler.

Devlet dışı aktörler 

İklim Eylemi Zirvesi’ne sadece iki özel şirket katıldı. Küresel bir sigortacı olan Allianz, yeni yayınladıkları geçiş planından bahsetti. Konuşan diğer şirket ise kömür ve gazdan elektrik üretimini filosundan aşamalı olarak çıkaran Portekizli enerji şirketi EDP oldu. Washington Valisi Jay Inslee, şirketlerin denkleştirmelere olan aşırı bağımlılığına dikkat çekti: “Çocuklarımız için denkleştirmelere dayalı bir iklim geleceği inşa etmek, pandispanya ile New York gökdeleni inşa etmeye benzer. İşe yaramayacaktır”.

Powershift Afrika Direktörü Mohamed Adow, “Antonio Guterres’in sadece iklim eylemi konusunda söyleyecek faydalı bir şeyleri olan liderlere platform sağladığını görmek güzeldi. Çoğu zaman politikacılar zirveleri kendi gündemlerini dayatmak için kullanırlar, ancak bu kez ABD ve İngiltere gibi ülkeler kötü sicilleri nedeniyle seyirci konumuna düşürüldüler. On yıllar boyunca fosil yakıtlar, kaosun nedeni olmasına rağmen iklim zirvelerinde nadiren dile getirilen tabu bir kelime olmuştur.  Neyse ki artık bu kelimeyi telaffuz ediyoruz.  Ne yazık ki, politikacılar odadaki fosil yakıt filini kabul etmeyi reddettikleri için, fil ortalığı pisletti ve onu hızlı bir şekilde temizlememiz gerekiyor.  İşte bu nedenle bu Aralık ayında COP28’de fosil yakıtların kullanımdan kaldırılmasına yönelik bir tarihe ihtiyacımız var.” açıklamasını yaptı.

E3G İklim Diplomasisi ve Jeopolitik Lideri Alex Scott, “İklim konusunda iddialı ülkeler BAE COP28 Dönem Başkanlığı ve bugünkü zirveden geride kalanlar için yüksek bir çıta belirledi. 70 gün dünyanın geri kalanına yetişmek için fazla bir zaman değil, ancak bakanların eksiklerini tamamlayabilecekleri siyasi anlar var: Bu hafta Global Stocktake ve kayıp ve zarar bakanları toplantıları, önümüzdeki ay IMF/Dünya Bankası yıllık toplantıları ve Ekim sonunda Dubai’deki Pre-COP28 toplantısı.” diye konuştu.

İklim Değişikliğine Uyum ve Kayıp ve Zarar Uzmanı, Bahamalar Üniversitesi’nden Prof. Adelle Thomas, “Gelişmekte olan dünyanın giderek artan kayıp ve zarar maliyetlerini karşılamak için ne gibi yeni ve yenilikçi tedbirler ortaya koyabilecekleri konusunda finansal aktörlerden gelecek çok daha net sinyallere ihtiyacımız var. Bugünkü oturumda iklim değişikliğinin artan etkileri ve en kırılgan durumda olanları destekleme ihtiyacı kabul edildi ancak bunun nasıl yapılabileceğine dair somut öneriler sunulmadı. Bunun yerine uyum ve azaltım için sağlanan finansmana odaklanıldı. Bu durum, kayıp ve zarara müdahale için ilave finansmanın son derece yetersiz olduğu noktasını tamamen gözden kaçırmaktadır.” açıklamasını yaptı.

 

Kaynak: Temiz Enerji

COMMENTS

WORDPRESS: 0
DISQUS: